İçindekiler
- Kendini Sevmenin Anlaşılması
- Kendini Sevme Rutininize Entegre Etme Adımları
- Kendini Sevmeye Yönelik Engelleri Aşma
- Sonuç
- Kaynaklar
Kendini Sevmenin Anlaşılması
Merhaba! Hayatın çok hızlı aktığını ve size bir sürü şey atarken hızla yetişmeye çalıştığınızı hiç hissettiniz mi? Evet, hepimiz oradaydık. Bu karmakarışıklığın ortasında, kendini sevme sadece hoş bir lüks değil; adeta sizin hayat kordonunuz. Gen Z ve Milenyumlar için, özellikle de biz kadınlar arasında (kim başka bu kadar şeyi bir arada idare edebiliyor?), kendini sevmek zihinsel ve duygusal sığınak için hayati hale geldi. Gerçekten, günlük yaşamınıza bir nebze kendini sevme eklemek, refahınızı artırabilir, yaşamın sürprizlerine karşı daha dayanıklı hale getirebilir ve daha tatmin edici bir yaşama yönlendirebilir.
Pratik adımlara geçmeden önce, bir saniyeliğine kendini sevmenin gerçekten ne anlama geldiğine odaklanalım. Kendisini beğenmekle ilgili değil – aslında tam tersi. Kusurlarınızla birlikte olançıl olmanız ve kendinizi kabullenmekle ilgilidir. Yıllar önce, Kathryn Neff, Journal of Personality and Social Psychology dergisindeki çalışmasında (2003) öz-şefkatin daha fazla memnuniyet ve direnç sağladığını buldu. Demek istiyorum ki, mantıklı değil mi?
Kendini Sevmenin Önemi
“Boş bir kaptan dökemezsiniz” diye bir söz var ve kendini sevmek hakkında konuşurken tam anlamıyla oturuyor. Journal of Happiness Studies dergisindeki araştırmalar, kendini sevmenin sadece laf kalabalığı olmadığını ima ediyor; kaygı ve depresyonu büyük ölçüde azaltıyor. Harika değil mi? Ayrıca başkalarına daha samimi bir şekilde katılmanıza yardımcı oluyor – çünkü tahmin edin ne, insanlar o özgünlüğü gerçekten hissedebilir (Baer, R. A. 2010).
Kendini Sevme Rutininize Entegre Etme Adımları
1. Güne Pozitif Onaylamalarla Başlayın
Değerinizi hatırlatan sözlerle başlayın. Bu klişe gelebilir ama onaylamalar zihniyetinizde harikalar yaratabilir. Social Cognitive and Affective Neuroscience arşivlerinde bir yerde (Cascio, C. N., 2016), beyinle ilgili mutluluk bölgelerini harekete geçirdiklerini gösteren kanıtlar var. Her sabah “Süpersin!” denildiğini hayal edin.
Örnek Onaylamalar:
- “Ben yeterliyim.”
- “Kendimi koşulsuzca seviyor ve kabul ediyorum.”
- “Sevgi ve mutluluğa layığım.”
2. Minnettarlık Alışkanlığı Yaratın
Gerçek sihrin burada gerçekleştiği yer – minnettarlık. Hayatınızı değiştirebilecek türden bir şeyden bahsediyoruz. Her gece üç şey için minnettar olun. Zamanla, bu basit alışkanlık odak noktanızı “eksik olanlardan” “zaten sahip olunanlara” çevirebilir. Journal of Positive Psychologynin önerdiği gibi (Emmons & McCullough, 2003) minnettarlığa güvenin; hayatınızı tersine çevirsin.
3. Bilinçli Beslenme
Tamam, bir atıştırmalık molası verin. Gerçekten tadını çıkarın— sadece yutmayın. Bilinçli beslenme aşırı beslenmekten kaçınmanıza ve yiyeceklere karşı daha sağlıklı bir bağ kurmanıza yardımcı olabilir. Journal of Obesitynin bu konuda düşünceleri var; sadece midenizi doldurmak yerine kalbinizi beslemek (Dalen, J., vd. 2010).
4. Sınırlar Koyun
Zor—hiç inkar yok, ama “hayır” demek kendiniz için yapabileceğiniz en nazik şey olabilir. Sınırlar duygusal sahanızı korur ve stresi kontrol altında tutar. Journal of Psychology, net çizgilerin daha az stres anlamına geldiğini açıkladı (Perrini, P. 2015). Siz önemlisiniz. Kendinizi önceliklendirin.
5. Sevdiğiniz Aktivitelerle Meşgul Olun
Kalbinizi şarkı söyleten bir şey düşünün. Resim yapmak? Oturma odasında dans etmek? Pazar öğleden sonra kitap kurdu olmak? Bu hobiler sadece zaman geçirme değil; refahınıza yatırımlardır. Journal of Occupational Health Psychology bunu yüzde yüz destekliyor (Pressman, S.D., vd. 2009).
6. Farkındalık ve Meditasyon Uygulayın
Kaos içindeki sakinlik. Meditasyon ve farkındalık, kaygılarla başa çıkmak için zihinsel araç kutunuzu keskinleştirir. Journal of Clinical Psychologydede onaylandığı gibi, bu uygulamalar öz-farkındalık ve öz-kabullenişi güçlendirebilir (Keng, S. L., vd. 2011). Yeni başlayanlardan uzmana rehberlik edebilen eğlenceli uygulamalar, örneğin Headspace, orada bolca mevcut.
7. Öz-Şefkatli Yansımalar
Gününüzü kibar bir şekilde geriye bakarak tamamlayın. Kendi en sert eleştirmeniniz olmak yerine, kendinize biraz yükseklik verin. Self and Identity dergisinde detaylandırıldığı gibi, öz-şefkatin ruhu, sizi daha fazla zarafet ve daha az kasvetle ileriye taşır (Leary, M. R., vd. 2007).
Kendini Sevmeye Yönelik Engelleri Aşma
Gerçekçi olalım: eski alışkanlıklar zor ölür, özellikle toplumsal baskılar hala sürtüldüğünde. Bu iş kendini sevmede bir maraton, bir sprint değil. Bunu parçalara ayır. Yavaş yavaş, gün be gün – küçük zaferleri kutlayın.
Bir Destek Sistemi Yaratmak
Bazı insanların sadece etrafta bulunarak sizi yukarı kaldırdığını fark ettiniz mi? İşte onlar sizin insanlarınız. Zor günlerde sizi desteklerler. American Journal of Community Psychology dergisi, güçlü bir ağın zihinsel sağlık için bir dönüm noktası olabileceğini gösteriyor (Malecki, C. K., & Demaray, M. K. 2002).
Sonuç
Sonuç olarak, günlük rutininize kendini sevgiyi entegre etme sadece yardımcı olmakla kalmıyor – tamamen dönüştürücü. Daha sağlıklı bir zihin, daha zengin ilişkiler ve sevdiğiniz bir yaşamın anahtarı. Kendini sevmek bencilce değil. Zihin ve ruh için ilaçtır. Küçük başlayın, hatta belki Hapday uygulamasını kendinizi sevme dostunuz olarak indirerek. Bana güvenin – pişman olmayacaksınız. Yolculuğunuzu yükseltmek için burada başlayın çünkü buna gerçekten layıksınız!
Kaynaklar
- Neff, K. D. (2003). Gelişimde Öz-şefkatin Rolü: Kendine Daha Sağlıklı Bir Şekilde Yaklaşmanın Yolu. Journal of Personality and Social Psychology.
- Baer, R. A. (2010). Mindfulness ve Kabul Tabanlı Tedavilerde Değişim Mekanizması Olarak Öz-şefkat. Journal of Happiness Studies.
- Cascio, C. N. (2016). Kendini Onaylamanın Zenci Amerikalılar Arasında Kendine İlişkin İşleme ve Ödülle İlgili Beyin Sistemlerini Harekete Geçirmesi. Social Cognitive and Affective Neuroscience.
- Emmons, R. A., & McCullough, M. E. (2003). Nimetler mi, Yük(ümlülük)ler mi Saymak: Günlük Hayatta Minnettarlık ve Öznel Refahla İlgili Deneysel Bir İnceleme. Journal of Positive Psychology.
- Dalen, J., vd. (2010). Pilot Çalışma: Bilinçli Yemek Yeme ve Kilo Kaybı. Journal of Obesity.
- Perrini, P. (2015). Psikolojik Refah Üzerinde Sınırların Etkisi. Journal of Psychology.
- Pressman, S.D., vd. (2009). Boş Zaman ve Sağlık: Refah Psikolojisi Üzerine Çıkarımlar. Journal of Occupational Health Psychology.
- Keng, S. L., vd. (2011). Zihinsel Sağlık Üzerine Farkındalığın Etkileri: Ampirik Çalışmaların İncelemesi. Journal of Clinical Psychology.
- Leary, M. R., vd. (2007). Kendi-ile İlgili Olumsuz Olaylara Tepkilerde Öz-şefkat: Kendine Nazikçe Yaklaşmanın Sonuçları. Self and Identity.
- Malecki, C. K., & Demaray, M. K. (2002). Öğrencilerin Yaşamında Sosyal Desteğin Rolü: Devlet Zihinsel Sağlığını İncelemek. American Journal of Community Psychology.